ABB Robotik Bölümü Başkanı Marc Segura, “İlerleyen yıllarda yapay zekanın kritik rolüne daha fazla odaklanılacağını göreceğiz. Mobil robotlar ve kobot’lardan, yeni sektörlerde yeni robotik uygulamaların etkinleştirilmesine, insanların öğrenmesi ve gelişmesi için yeni fırsatlar oluşturulmasına kadar, yapay zekanın bu yeni sınırları endüstriyel robotiğin geleceğini yeniden tanımlıyor.” dedi.
1- Yapay zeka, robotik uygulamalarda yeni özerklik düzeylerine ulaşacak
Yapay zekadaki ilerlemeyi hızlandırmak, endüstriyel robotikle neyin mümkün olabileceğini yeniden tanımlıyor. Yapay zeka, robotların kavrama, seçme ve yerleştirme yeteneklerinden dinamik ortamlarda haritalama ve gezinme yeteneklerine kadar her şeyi geliştiriyor. Yapay zeka, mobil robotlardan kobot’lara ve daha ötesine kadar robotlara benzeri görülmemiş düzeyde hız, doğruluk ve yük taşıma yeteneği kazandırıyor ve esnek fabrikalar, depolar, lojistik merkezleri ile laboratuvarlar gibi ortamlarda daha fazla görev üstlenebilmelerine olanak tanıyor.
Segura, “Yapay zeka destekli mobil robotlar ayrık üretim, lojistik ve laboratuvarlar gibi sektörleri dönüştürebilir. Örneğin, ABB’nin yeni Görsel Eşzamanlı Yerelleştirme ve Haritalama (Visual SLAM) teknolojisiyle donatılmış robotlar, gelişmiş haritalama ve navigasyon becerilerine sahip olup, yeni otonom düzeyleri sağlarken, aynı zamanda önceki nesil güdümlü robotların ihtiyaç duyduğu altyapıyı büyük ölçüde azaltıyor. Bu, doğrusal üretim hatlarından dinamik ağlara geçişin önünü açıyor, kayda değer verimlilikler ortaya çıkarıyor. Daha sıkıcı, kirli ve tehlikeli görevleri üstlenerek, artık çalışanların daha ödüllendirici işler üstlenebilmelerini sağlıyor.” dedi.
2- Yapay zeka, robotların yeni sektörlere girebildiğini görecek
Yapay zeka destekli robot teknolojisinin sunduğu potansiyel, üretimin çok ötesindeki sektörleri de etkiliyor. 2024 yılında bu teknolojilerin perakendenin yanı sıra sağlık ve yaşam bilimleri gibi daha dinamik ortamlara önemli verimlilik iyileştirmeleri getirmesi bekleniyor. Bir başka örnek ise yapay zeka destekli robot teknolojisinin büyümeyi teşvik ederken verimliliği ve güvenliği artırarak sürdürülebilir inşaat uygulamalarına maddi katkıda bulunabileceği inşaat sektörüdür.
Segura, “İnşaat sektörü, yapay zeka destekli robotların dönüştürücü olduğunu kanıtlayacağı, işçi kıtlığı, güvenlik sorunları ve durgun verimlilik dahil olmak üzere bugün sektörün karşı karşıya olduğu birçok sorunu ele alarak gerçek değer sunacağı bir sektörün harika bir örneğidir. Yapay zekanın sunduğu gelişmiş tanıma ve karar verme gibi yetenekler, kolaboratif robotlardaki ilerlemelerle birleştiğinde, çalışanların yanında güvenli bir şekilde konuşlandırılabilmeyi mümkün kılıyor. Bu ilerlemeler aynı zamanda robotların tuğla örme, modüler montaj ve 3D baskı gibi temel görevleri daha yüksek hassasiyet ve hızla yerine getirmesine olanak tanırken, sahada beton karıştırma gibi emisyonları azaltarak ve yerinde montaj ile uzak mesafeler arasında malzemelerin şehirlerarası nakliye ihtiyacını azaltarak daha sürdürülebilir inşaatlara katkıda bulunuyor.” dedi.
3- Yapay zeka, eğitim ve robotlarla çalışma konusunda yeni fırsatlar sunacak
Yapay zeka ve robot biliminde kaydedilen ilerlemeler eğitim ve öğretim, otomasyon becerileri açığının kapatılması, robotların daha fazla kişi ve işletme için daha erişilebilir hale getirilmesi açısından önemli. Yapay zekanın, yönlendirme ve hatta doğal dil yoluyla programlamayı kolaylaştırmasıyla eğitim, yalnızca programlama becerilerini öğretmek yerine robotların insanlara nasıl daha etkili bir şekilde yardımcı olabileceğine doğru kayabilir. Bu geçiş, robotları daha ulaşılabilir hale getirecek ve onları daha geniş bir kitleye ulaştıracak, yeni iş fırsatlarına yol açacak, aynı zamanda işgücü ve beceri eksikliklerinin azaltılmasına yardımcı olacak.
Segura, “Robotları programlamak ve desteklemek için gerekli becerilere sahip çalışan eksikliği, özellikle küçük ve orta ölçekli imalat şirketlerinde robotik otomasyonun benimsenmesinin önünde uzun süredir bir engel oluşturuyor. Üretken yapay zekadaki ilerlemeler otomasyonun önündeki engelleri azalttıkça ve eğitimin odağını programlamanın ötesine genişlettikçe bu durumun giderek daha fazla aşıldığını göreceğiz. Yapay zeka tarafından desteklenen ve çalışanların bir robota görevi konusunda sözlü olarak talimat verebileceği doğal dil programlamasındaki gelişmeler, insan-robot etkileşimlerinde yeni bir dinamik ortaya çıkaracak.” dedi.
ABB Robotik – 50 yıllık inovasyon Yapay zeka destekli robot teknolojisinin sürekli gelişimi, ABB’nin 1974 yılında dünyanın ilk ticari tamamen elektrikli robotu IRB 6’nın satışıyla başlayan elli yıllık robotik inovasyon öyküsünün son bölümüdür. Elli yıl sonra, ABB müşterilerin robotik otomasyon yoluyla verimliliklerini, üretkenliklerini ve sürdürülebilirliklerini artırmalarına yardımcı olabileceği farklı yollarla yeni gelişmelere öncülük ediyor. ABB, 2024 yılı boyunca robotik inovasyonun 50. yılını kutlayacak; tüm gelişmeler ile en son haberler ve güncellemeleri takip edebilmek için LinkedIn, X, Facebook ve Instagram’da ABB Robotik’i new.abb.com/products/robotics/events/50-years-of-robotic-innovation adresine gidin.
ABB Robotik & İmalat Otomasyonu, değer katan yazılımımız tarafından tasarlanan ve yönetilen robotlar, Otonom Mobil Robotlar ve makine otomasyon çözümlerini kapsayan kapsamlı ve entegre bir portföye sahip tek şirkettir. Otomotivden elektroniğe ve lojistiğe kadar her büyüklükteki ve sektördeki şirketin daha dirençli, esnek ve verimli olmasına yardımcı oluyoruz. ABB Robotik ve İmalat Otomasyonu, müşterileri geleceğin bağlantılı ve iş birliğine dayalı fabrikasına geçişte destekler. İş alanı, 53’ten fazla ülkede 100’den fazla lokasyonda 11.000’den fazla kişiyi istihdam etmektedir. go.abb/robotics
ABB, robot teknolojisi ve yapay zeka alanında yeni sınırlar belirliyor
2024-02-23 18:53:00
ABB,2024 yılında robot teknolojisi ve yapay zeka alanında yeni sınırlar belirliyor
–
Kaynak
–
www.otomobilgazetesi.com
- Published in 2024 yılında robot teknolojisi ve yapay zeka alanında yeni sınırlar belirliyor, ABB, Otomobil Gazetesi, Otomobil Haberleri
Cümleleri fotoğrafa dönüştüren DALL-E için sınırlar kalkıyor
gündemde.”/>
ABD merkezli OpenAI tarafından geliştirilen ve sürekli olarak ses getiren gelişmiş yapay zekâ sistemi DALL-E yine gündemde.
Şimdiye kadar herkese açık olmayan DALL-E teknolojisi, en son 1 milyon kişi tarafından beta formunda denebilecek olmasıyla gündeme gelmişti. Şimdi ise platform için Outpainting isimli teknoloji karşımıza getirildi. Bu teknoloji, cümleler ile üretilen fotoğrafların sınırlarını aşıyor. Peki bu ne demek? Yukarıdaki videoda da görebileceğiniz yeni altyapı, oluşturulan fotoğrafları genişletebiliyor, olmayan kısımları üretebiliyor. Sistem kendi hazırladığı fotoğrafın temelini bildiği için ona uygun olarak yeni bir çevre oluşturabiliyor. Bu sayede örneğin dikey bir fotoğraf anlamlı grafikler / tasarımlar ile yatay hale getirilebiliyor. Bu konuda oldukça gerçekçi ve iyi sonuçlar ortaya koyan sistem, başka imkanlar da sunuyor. Gelişmiş yapay zekâ teknolojisi, bazı yüklenen fotoğrafların bulanık kısımlarını net hale getirmek için de kullanılabiliyor. Bu da gerçekten çok ilginç ve şaşırtıcı bir ilerleme olarak ses getiriyor.
Peki kaçıranlar için DALL-E tam olarak nedir? Üzerinden bir kez daha geçmek adına bu teknoloji sayesinde yazılan basit cümleler ile gerçekçi tasarımlar / çizimler / fotoğraf oluşturabiliyor. Örneğin sayfanın en altındaki fotoğrafın sadece “Uzayda bir kedi ile basketbol oynayan astronotlar” cümlesi üzerinden oluşturulduğu belirtiliyor ve bu gerçekten çok şaşırtıyor.
Uzun zamandır üzerinden geliştirme yapılan ve son aşamada çok gerçekçi sonuçlar çıkarabilir hale gelen sistem, belirli fotoğraflar üzerine obje ekleyebilecek kapasiteye de sahip. Aynı zamanda süreçte sadece yazarak fotoğraf üzerinde düzenleme yapmak da mümkün olabiliyor. Sistem bir cümle için sadece bir fotoğraf sonucu vermekle de yetinmiyor. Kişilerin karşısına birçok farklı varyasyon getiriyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Yazı ile yaratıcılık arasında bir bağ kuran etkileyici sistem DALL-E, dediğimiz gibi halen herkes tarafından kullanılamıyor ve üzerinde çalışmalar aktif olarak devam ediyor. Gelecek için büyük imkanların kapısı aralayan sistem, çıkışı öncesinde kötü kullanımlardan uzak hale getirilmeye çalışılıyor.
Bu arada bir kez daha DALL-E’nin alanda bir ilke imza atmadığını belirtelim. Bu konuda ekran kartı devi Nvidia da çalışıyor. Firmanın benzer yapıda geliştirdiği GauGAN2 sisteminin tanıtım videosunu direkt olarak burada izleyebilirsiniz.
DALL-E yanında bu da ilginizi çekebilir: Renault tarafından hazırlanan uçan araç çalışması
#Cümleleri #fotoğrafa #dönüştüren #DALLE #için #sınırlar #kalkıyor
2022-09-01 17:22:41
Haber,Teknoloji,DALL-E,DALL-E 2,GauGAN2,nvidia,o,OpenAI
–
Kaynak
–
www.log.com.tr
Yeni sınırlar; 2022 Fiat Egea Hibrit ön incelemesi
Beraberinde üst segment modellerden alışık olduğumuz bir elektrifikasyon silahını getiren 2022 Fiat Egea Hibrit ile ilk buluşmamızı gerçekleştirdik.
2015 yılında başlayan macerasında bugün itibarıyla 350 bin adetlik satışı geride bırakan Fiat Egea, özellikle son 1 yılda elini ciddi oranda güçlendiren yeniliklere kavuştu. 2021’de gördüğü makyaj operasyonuyla birlikte tasarım ve teknoloji tarafında daha tatmin edici bir noktaya getirilen aile için en büyük atılım ise şüphesiz Cross versiyonu oldu. Kullanıcıların büyük ilgi gösterdiği kompakt SUV dinamiklerinin başarılı şekilde aktarıldığı Egea, bu versiyonuyla da kısa sürede segmentinin en çok tercih edilen ismi oldu. Üzerinde taşıdığı dinamiklerle tam anlamıyla Türkiye’deki kullanıcılara hitap eden Egea ailesi, erişilebilirlik misyonu çerçevesinde güncel gelişmeleri de es geçmedi. Tam elektriğe adım adım gittiğimiz şu günlerde geçiş döneminin önemli oyuncusu olan hibrit teknolojisini 2022 model yılıyla birlikte alan ürün gamı, hitap ettiği kullanıcı kitlesine üst seviye güvenlik ve sürüş donanımlarının yanında artık en güncel motor teknolojisini de sunar hale geldi. Özel bir etkinlik kapsamında kısa süre de olsa bir araya gelme fırsatına eriştiğimiz 2022 Fiat Egea Hibrit için parçaları birleştirme vakti geldi.
2022 Fiat Egea Hibrit için altyapıdan kilit detaylar
Modelin sürüş tarafında yarattığı deneyim öncesi ilk olarak kitaba bakıp, bilinmesi gerekenleri ve kağıt üzerindeki verilere göz gezdirmekte fayda var. Egea Hibrit ile birlikte ilk olarak kaputun altında tamamen yeni bir motor bizi karşılıyor. 1.0 litrelik Firefly’ın kuzeni konumunda olan dört silindirli bir motorun burada konumlandırıldığını görüyoruz. 1,5 litre hacimli dört silindirli bu motor 130 HP güç ve 240 Nm tork üretirken, hibrit tarafında ise 48-Volt batarya ve 15 kW’lık bir güç ünitesi destekçi olarak konumlandırılıyor. Batarya tarafında 0,77 kWh kapasiteli bir ünitenin konumlandığı sistemin bu tarafında Fiat’ın Bosch ile anlaşmaya gittiğini görüyoruz. Batarya tedariğini Alman üreticiden sağlayan Fiat, bu noktada kullanıcıların gerek kullanım gerekse ömür olarak bir problem yaşamayacağını özellikle ifade ediyor.
7 ileri değerle gelen çift kavrama şanzıman (ıslak) tarafında ise kullanılan altyapı Almanya merkezli Getrag‘dan geliyor. Tüm parçaların bir araya gelmesiyle birlikte tüketim tarafında dizel motora yakın oranda bir iddia söz konusu. Fabrika verisi olarak ortalama 4,7 litre ile 5 litre aralığında karma tüketim paylaşılıyor. Egea Hibrit’in tasarruf kadar performans tarafında da TOFAŞ için önemli bir yeri var. Bursa’da üretilen ilk elektrik destekli model olarak tarihe geçen Egea Hibrit, 8,6 saniyeye kadar görülen 0-100 değeriyle bu fabrikan çıkmış en seri yol modellerinde zirveye oynuyor.
“Akıma kapılan” sürüş
Türkiye için güncel bazda en önemli otomobillerden birisi olan Egea’nın geride bıraktığımız 6 yılda geldiği nokta kesinlikle nokta atışı hamleler üzerin kurulu. Donanım, tasarım gibi bölümler sonrasında ailede “Hybrid” rozetini görmek kesinlikle heyecan verici. Emeklemeden yürümeye kadar adeta gözümüzün önüne gelişen bir bebeği izler gibi Egea’nın da bu son sistemle birlikte vites artırarak koşmaya geçtiğin şahit olacağız. Hibrit modelin direksiyonu başına geçtiğimizde gözümüz ilk olarak kokpitte ufak da olsa tasarımsal farklılıklar aradı. Bu noktada standart modellerden herhangi bir fark barındırmamasıyla bizi üzen versiyondaki değişimler ise doğrudan dijital ekranlar üzerinden karşılık buluyor.
Egea’nın hibrit deneyimiyle ilgili bilinmesi gereken ilk nokta tamamen elektrikli sürüşün hangi durumlarda kullanılabilir olduğu. Mild-hybrid sistemlerin biraz daha üzerinde konumlandırabileceğimiz altyapı sayesinde araçtaki altyapı kalkışlarda, park manevralarında ve yoğun dur-kalk trafikte tamamen elektrikli olarak yürütmeye olanak tanıyor. 0,77 kWh’lik bataryanın kompakt yapısı kullanımda da dolumda da ani yükseliş ve düşüşleri göreceğiniz dinamikleri sunuyor. Marka yetkilileriyle birlikte Egea’daki hibrit sistemin yakıt tüketimine olan rakamsal etkilerini de sorduk. Bu noktada elde edilen veriler, sistemin yüzde 15’e tasarruf sağlayabildiğine işaret ediyor.
Gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 100 kilometrelik test kapsamında Egea Hibrit için verilen resmi tüketim rakamlarını yakalama tarafında bir problem yaşamayacağını çok net bir şekilde söyleyebiliyoruz. Bu noktada iktisadi olarak tanımlayabileceğimiz modelin altyapısı daha üst segment araçlarda deneyimlediğimiz sistemlerden kesinlikle geri kalmıyor. Mühendislik tarafındaki tercihle batarya ve güç üretimi birimlerinin şanzımana entegre edilmesi sayesinde, buradaki hibritin yaşam alanında bir kayıp yaratmaması fazlasıyla önemli. Fiat modellerinde ilk kez kullanılan şanzıman sistemi içerisinde, sürücünün karakterini analiz eden bir algoritma bulunması da altı çizilmesi gereken noktalar arasında.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Bu algoritma ile sürücünün kullanım karakteri kontrol edilerek vites geçişlerinde optimizasyon otomatik olarak sağlanabiliyor. Deneyimimiz sırasında dikkatimizi çekenlerden birisi de elektrikli sürüşten benzinli motorun aktif olduğu sürüşe geçişinin pürüzsüzlüğü. Burada pek çok kez içten yanmalı motorun aktif-pasif olma durumunu ayırt etme konusunda zorlanacağınızı da söyleyebiliriz. Tüm parçaları bir araya getirdiğimizde etkiyi şu şekilde anlatmak daha doğru olacaktır; Üst segmentlerde konumlanan hibritler Napoli’de pişirilmiş bir pizza ise, Egea hibrit ile gelen sistem pizzayı yapan dükkanın Türkiye’de bir şube açması niteliğinde İtalya’yı aratmıyor.
Kayıpsız bilgi aktarımı ve teknoloji
Fiat Egea Hibrit ile birlikte altyapının dışında kullanıcıların doğrudan etkileşim içerisinde olduğu ekranlarda da önemli ve bir o kadar da nitelikli farklılıklar var. Sürücü tarafındaki 7 inçlik ekranda aktif sürüş sırasında altyapıdaki bataryanın şarj durumu ve hangi durumlarda hangi güç ünitesinin kullanıldığını yansıtan saat kadranı niteliğinde bir arayüzden faydalanılmış. Üst donanım paketlerinde 10 inçe kadar esneyen multimedya ekranı tarafında ise iş biraz daha tatmin edici. Buradaki hibrit sürüş menüsü üzerinden görselliği zengin 3D grafiklerin dikkatlerden kaçmayacağına eminiz. Nitekim bu menü üzerinden tekerleklere o danda hangi üniteden güç aktarımının sağlandığı veya bataryanın kinetik enerji-frenleme gibi durumlarda doluşunu gösteren tasarımlar da meraklılarının dikkatini çekecek.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Egea’nın hibrit motor entegrasyonuyla birlikte altyapıdaki güncel teknolojiye ayak uydurma çabasını, sürüş destek asistanları tarafında da es geçmek mümkün değil. Geliştirme çalışmalarının tamamı Türkiye’de yapılan aktif ve pasif nitelikli güvenlik donanımlarının araca eklemesiyle birlikte gerek şehir içi gerekse şehir dışı sürüşlerin bir üst noktaya taşınıyor. 360 derecelik park sensörü uyarıları, geri dönüş kamerası, kör nokta uyarısı, otonom acil frenleme gibi donanımları özellikle şehir içi sürüşlerde ön plana çıkarmak mümkün. Adaptif hız sabitleyici ve direksiyona doğrudan müdahale eden şerit takip asistanının işleyişleri de yine kusursuza yakın tarafta.
Egea’nın bu 6 yılı geride bıraktığı macerasındaki en büyük destekçilerinden birisi de “Yol Arkadaşım Connect” uygulaması oldu. Türk mühendisler tarafından hayata geçirilen ve yaklaşık 3 yıldır üzerine katarak gelişimi devam ettirilen sistemin geldiği noktadaki nitelikleri dikkat çekiyor. Kullanıcılara araçlarını kapılarını cep telefonlarından açabilme yeteneğini getiren sisteme eklenen son özellikle birlikte aktif sürüş sırasında “kaza uyarıları” ekrana yansıtılıyor. Fiat’ın “Trafik ve “Karayolları” gibi kurumlarla bir araya gelerek hayata geçirdiği bu özellik, güzergahınız üzerinde yoğun kaza durumlarının görüldüğü bir noktaya yaklaşıldığında dikkatli olmanız için sizi uyarıyor. Sistemde 7/24 ambulans desteği de aktif şekilde kullanımda. Olası bir kazanın şiddetine göre eğer otomobil Airbag patlatır ise, uygulama üzerinden merkeze iletilen sinyal doğrultusunda kullanıcıyla cep telefonu üzerinden iletişime geçilmeye çalışılıyor. Eğer kullanıcı herhangi bir yanıt vermez ise olay yerine otomatik olarak ambulans yönlendiriliyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Önümüzdeki süreçte özellikle tüketim odağında şekillenecek olan uzun kullanım testi için tekrar bir araya geleceğimiz Egea Hibrit ürün gamının günümüz itibarıyla açıklanan fiyatları şu şekilde;
Sedan
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Easy Otomatik – 509.900 TL
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Urban Otomatik – 529.900 TL
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Lounge Otomatik – 559.900 TL
Hatchback
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Urban Otomatik – 549.900 TL
Cross
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Street Otomatik – 534.900 TL
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Urban Urban – 554.900 TL
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Lounge Otomatik – 584.900 TL
Cross Wagon
1.5 T4 Hibrit 130 HP AT Lounge Otomatik – 589.900 TL
#Yeni #sınırlar #Fiat #Egea #Hibrit #ön #incelemesi
2022-04-01 09:00:35
Otomobil,2022 Fiat Egea,2022 Fiat Egea hibrit,2022 Fiat Egea Hibrit inceleme,2022 Fiat Egea Hibrit yorum,2022 Fiat Egea Hybrid,2022 Fiat Egea inceleme,2022 Fiat Egea yorum,fiat,Fiat Egea hibrit
–
Kaynak
–
www.log.com.tr
Citroen Ami; garanti, yasal sınırlar ve bilmeniz gerekenler bir arada
Mart 2022 itibarıyla perakende satışları başlayacak olan Citroen Ami için potansiyel alıcıların bilmesi gereken detayları bir araya getirdik.
Bugün düzenlenen özel bir etkinlikle birlikte Türkiye pazarında resmi olarak merhaba diyen Citroen Ami, Avrupa’da olduğu gibi Türkiye’de de kullanıcıların ilgisini çekmeyi başardı. 16 yaşından itibaren ehliyetsiz olarak kullanılabilir bir araç olması sebebiyle oldukça geniş bir kitleye hitap eden model, otomobil ile motosiklet alanında konumlana özel bir konumda. Lansmanıyla birlikte perakende satışlarının Mart 2022’de başlayacağını gördüğümüz Ami için kullanıcıların doğrudan bilmesi gereken bazı hayati bilgiler de bu süreçte ortaya çıktı. Menzil ve şarj gibi temel parçaları bilinen model için kasko, trafik kullanım sınırı vb. gibi konular ise potansiyel alıcıların dikkat etmesi gereken başlıca parçalar arasında.
Citroen Ami teknik özellikleri
Modelle ilgili ilk olarak performans ve batarya odaklı temel parçaları hatırlamakta fayda var. Ami’nin altyapısında 6 kW güç ve 40 Nm tork üreten bir elektrik motoru konumlanıyor. Ön tarafta konumlanan bu motorla birlikte maksimumda 45 km/s hıza erişebilen model, bu sürate ise 10 saniyede erişiyor. Taban bölümünde konumlanan batarya ile birlikte 75 kilometrelik menzil sunabilen Ami’yi şarj etmek için standart bazda 220V priz yeterli. Bu kaynak üzerinden yüzde 80’lik dolum seviyesine çok kısa bir sürede ulaşabilen Ami’nin bataryalarının tamamen dolması içinse 3 saatlik bir zamana ihtiyaç olacak.
Bataryalar dahil 471 kilogramlık bir ağırlıkla gelen Ami’nin dış bölümü özel bir kompozit malzemeden üretiliyor. Dışarıdan plastik gibi görülen bu altyapının altında ise şasi niteliğinde çelik bir kafesin olduğunu görüyoruz. Maksimum hız niteliklerini de düşündüğümüzde, aracın olası kazalarda iç bölümündeki yolcuları koruma noktasında bir problem yaratmama olasılığı da yüksek. Citroen Türkiye yetkililerinin de özellikle olumlu cümlelerle ifade ettiği detaylar arasında saklama alanları ve akılcı çözümler var. 63 litrelik kullanım hacmiyle gelen Ami’nin kapı içleri için de eşya gözlerinin konumlandırılabildiği tasarım karşımıza çıkıyor. Aracın son olarak; 2.410 milimetre uzunluk, 1.360 milimetre genişlik, 1.525 milimetre yükseklik ve 1.728 milimetrelik aks mesafesine sahip olduğunu da belirtmeden geçmeyelim.
Citroen Ami’de klima var mı?
Standart olarak cam tavanla gelen Ami’nin kokpit tarafında ise temel ihtiyaçları karşılayan birkaç donanım söz konusu. Ön bölümde cam buğulanmasını önleyecek rezistanslı bir fanın konumlandırıldığı modelde yaz dönemleri için bir klima çözümü sunulmayacak. Citroen Türkiye bunun yerine araç içerisinde “akmasada damlayacak” bir çözüm niteliğinde harici fan gibi donanımlar planlandığını bu noktada açıkladı. Bu da yaz dönemlerindeki seyahatler için camları indireceğimiz seyahatlerin bizi beklediğini gösteriyor.
Citroen Ami kullanım maliyeti
Ami ile ilgili paylaşılan veriler arasında en dikkat çekenlerden birisi de kullanım maliyetleri. Tam kapasiteli batarya ile 75 kilometre menzil kat edebilen model, kullanıcılarının bu mesafeyi yaklaşık 6 TL’de kat edebildiği maliyet oranı ortaya koyuyor. Bu tüketim eğrisinde kilometre başına da 8 kuruşluk bir harcama söz konusu.
Citroen Ami servis garanti detayları
Ami tüketimde olduğu kadar servis noktasında da maliyet olarak kullanıcıları fazlasıyla memnun edecek. 2 yıl/20.000 kilometrelik bakım tablosu paylaşılan model, servisi ilk ziyaret ettiğinde; silecek lastiği, fren sistemi ve polen filtresi gibi temel parçalarıyla gözden geçirilecek. Aracın 2 yıl boyunca sınırsız kilometre garanti kapsamıyla Türkiye’de satışa sunulacağını görüyoruz. Batarya tarafında ise bu koşul 3 yıl veya 40.000 kilometre olarak paylaşılıyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Citroen Ami’nin yasal kullanım sınırları
Ami tam olarak bir otomobil olarak geçmediği için kelimenin tam anlamıyla kendi sınıfını yaratıyor. Bu dinamiklere paralel olarak beraberinde gelen bazı yasal limitlerin de potansiyel alıcılar tarafından bilinmesi önemli. Bu noktada öne çıkmamız gereken ilk nokta aracın otobana çıkış izninin olmadığı. Sadece otoyol ve şehir içi kullanım izni olan Ami, köprülerden de geçiş izni olmayan bir model. Bu noktada kullanıcılar için temel alternatif ise feribot gibi görünüyor.
Bir otomobil olarak değerlendirilmese de Ami’nin trafik tescili ve plaka çıkarılması gibi işlemlerinin yapılması zorunlu. Bununla birlikte vergi diliminde de giriş segmentinde konumlanan modelin sigorta işlemleri de özel kendine özel olacak. Mart 2022’ye kadar Türkiye’de faaliyet gösteren sigorta şirketleriyle görüşüldüğünü duyuran Citroen Türkiye, önümüzdeki 3 aylık sürecin sonunda Ami’ye özel paketlerin listelere dahil olacağının da altını çizdi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Citroen Ami Cargo ne zaman satışa sunulacak?
Ami’nin süreç içerisinde tanıtılan ve büyük ilgi gören ticari kullanım odaklı Cargo versiyonu da şüphesiz merak edilenler arasında. Türkiye tarafında ilk olarak binek nitelikteki modellerin ön planda olduğunu gördüğümüz planlama tarafında şu aşamada Cargo ile ilgili planlama öncelikler arasında görünmüyor. Yetkililerle yaptığımız görüşmelerde büyük firmalar tarafından toplanacak taleplerin bu versiyonun Türkiye satışındaki öncelik kaderini belirleceği sonucu çıkıyor.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Citroen Ami Türkiye fiyatı ne kadar olacak?
Lansman ile birlikte herkes gibi biz de aracın fiyatıyla ilgili meraklı bekleyişimizin son bulmasını bekliyorduk. Perakende satışlarının Mart 2022’d başlayacağının açıklamasıysa bu bilgi için biraz daha beklememiz gerçeğini de ortaya koydu. Şimdilik herhangi bir rakam paylaşmaya Citroen Türkiye, yurt dışı fiyatları üzerinden bir tahmin yapılmasının da doğru olmadığının altını çiziyor. Fransa fiyatları üzerinden yapılan haberleri yanıltıcı olarak değerlendiren yöneticiler, o bölgede var olan araç versiyonu ile Türkiye’ye getirilecek aracın donanım bazında farklı olacağını da açıkladı. Fiyatı etkileyecek temel noktalardan birisi de Fransa tarafından elektrikli modeller için teşvik olması. Ami’nin 6.990 euroluk Fransa fiyatı olduğunu da bu noktada belirtelim. Türkiye’de markanın resmi sitesi üzerinden çevrimiçi olarak satışa sunacağı ilk model konumunda olacak Ami ile ilgili son gelişmeler LOG.com.tr’de olacak.
#Citroen #Ami #garanti #yasal #sınırlar #bilmeniz #gerekenler #bir #arada
2021-12-09 16:19:26
Elektrikli otomobil,citroen,Citroen Ami,Citroen Ami ehliyet istiyor mu?,Citroen Ami menzil,Citroen Ami özellikleri,Citroen Ami teknik özellikleri
–
Kaynak
–
www.log.com.tr